Çarklar Düzgün Dönmezse Teker Dönmez

Haber Giriş Tarihi: 12.04.2021 12:15
Haber Güncellenme Tarihi: 12.04.2021 12:15
https://www.haberulasim.com/

Röportaj - Foto: Doğukan Aydın

Haber Ulaşım: Söyleşimize sizi ve Has Turizm’i tanıyarak başlayalım. Has Turizm kaç yılında kuruldu? Falliyetleri nasıl başladı?‘KAZAN KAZAN’ MANTIĞI ÖNE ÇIKMALIKARA: Üç kıtada yüzlerce kara taşıtı ile yük ve insan taşımacılığı yapan Has Turizm’in temelleri, 1900’lü yılların başında atıldı. 1940 yılına kadar büyük baba Kamil İsmail Kara, at sırtında postacılık yaptı. Ardından İsmail ve Mehmet Selim Kara kardeşler at arabası ile taş taşımacılığı ve taş ocağı işletmeciliği yapmaya başladılar. 1952 yılında kamyondan bozma bir otobüs ile Antakya - Ceyhan - Adana - Tarsus - Mersin hattında ilk seferlerini yapan kardeşler, bu şekilde yolcu taşımacılığı sektörüne ilk adımlarını atmış oldular. Günümüzde ise biz 3. kuşak olarak bu işletmeyi yönetiyoruz.

Mehmet Selim Kara’nın 7. çocuğuyum. Eğitim hayatıma Hatay’da başladım. Akabinde Ankara Gazi Üniversitesi’nde lisans eğitimimi tamamladım. Daha sonra Rusya’da inşaat mühendisliği okurken, Rusça öğretmenliği için ek dersler aldım. İngilizce ve Rusça öğretmeniyim. Bunun yanında inşaat mühendisiyim. Uzun yıllar yaşamımı Rusya’da sürdürdüm. Orada şirketin idaresini yıllarca üstlendim.

Söz konusu ülke karayolu yolcu taşımacılığında ülkemize kıyasla oldukça geri kalmış idi. Uluslararası taşımacılıkla başladık işe. Akabinde yolların fiziki şartları, iklimin elverişsiz oluşu bizi şehiriçi ve şehirlerarası turist taşımacılığına yönlendirdi. Tüm odağımız bu oldu. Yıllar içerisinde de çok önemli başarılara imza attık.

Önemli projeleri gerçekleştirdik. Rus Kültürü’nün kalbi Bolşoy Tiyatrosu’nun taşımacılık ihalesini üst üste 8 kez kazandık. Dışişleri Bakanlığı’nın ihalelerini defalarca kazandık ve alnımızın akıyla yıllarca hizmet verdik. Bizim Rusya’da bir sloganımız vardı “Rus Kültürü, Avrupa Standartları, Türk Misafirperverliği” bu prensiple hareket ettik ve başarılı olduk. Bizi tercih eden insanlar müşteriden ziyade misafirimizdi. Bu hususu o kadar çok önemsedik ki işbirliği içerisinde olduğumuz insanlarla aramızdaki ticari bağa duygu katmaya çalıştık. Herhalde başarımızın en büyük sırrı buydu.

Yıllar içinde güzel bir ivme kazandık. Bir kaç yıl içinde de şirketimizi zirveye taşıdır; Rus ulaşım ve taşımacılık sektörünün en anlamlı ödülü olan “Zolotaya Kolesnitsa-Altın Atarabası” ödülünü defalarca kazandık. Alanımızdaki tek yabancı şirket bizimki idi. Evvela bütün yerli şirketler bize karşı kenetlendiler. “Türkler geldi, ekmeğimize göz dikti” gibi söylentiler duyuyorduk. “Birleşelim de bunları buradan gönderelim”düşünceleriyle hareket ediyorlardı. Ardından tüm şirket temsilcileriyle bir araya geldik. Rekabetten ziyade iş birliğine ikna oldular. Kazan kazan ilkesiyle hareket ettik. Bizim sektörümüz çok acımasız. Bu ülkenin her yerinde geçerli. Karşımdakine kaybettireyim de ben de kaybedeyim mesele değil, benim mantığım ‘“Kazan kazan” ilkesi ancak ülkemizde bu mantık “Kaybet, kaybet ve kaybet”. Ben bu mantığın doğru ve sağlıklı bir yaklaşım olmadığını düşünüyorum.

Haber Ulaşım: Filonuzda kaç adet araç mevcut, kaç farklı hatta yolcularınıza hizmet vermektesiniz?  Yeni araç yatırımlarınız olacak mı?BÜYÜME PLANIMIZA PANDEMİ ENGELİKARA: Son beş yıl içerisinde ciddi bir yatırım hamlesi başlattık. 2017 yılında 50 araçlık bir filo yatırımı yaptık. Çok ciddi bir yatırımdı. Sektörde de bir duraklama vardı bu dönemde. Bir kıpırtı oldu, moral oldu. Burada ciddi bir istihdam sağladık. Bu anlamda yatırımımız şaşırtıcı bulundu, işin özünde yenilenme vardı. Akabinde kurumsal yapıya yönelik ciddi çalışmalar yaptık. An itibariyle geldiğimiz noktadan evet memnunuz fakat bunu daha da ileri taşımak zorundayız. Sefer düzenlediğimiz il sayısı beş yıl içerisinde 37’den 55’e ulaştı. Pandemi sürecinden ötürü hali hazırda 50 ile sefer düzenlemekteyiz. Yolcu sayısı yıllık bazda, milyonları geçmiş durumda. Pandemi süreci, öncesinde Rusya ile yaşanan gerginlikler bizim operasyonlarımızı çok etkiledi. Suriye meselesi ile birlikte Arabistan’a erişimimiz kesildi. İki yıl önce almış olduğumuz karar doğrultusunda tamamıyla Türkiye’ye odaklandık.

Araç yenilemek zorundayız. Bu bizim için gelenekselleşti.

Belli periyotlarda, filomuzun belirli bir kısmını yeniliyoruz. Garanti durumu, KDV’si, vitrin yenileme ve saire... Bu bağlamlarda yerinizde durur iseniz, geriliyorsunuz demektir. Bir otobüsçü, “Tamam, artık araç yenilemeyeceğim” diyemez. Bu dükkanı kapatmak anlamına gelir. Yatırım kısmında ekonomik şartlar çok önemli, önümüzü görmek zorundayız, özellikle pandemi sürecinde ciddi dalgalanmalar yaşandı. Ortalık durulunca geleceğe ve yenilenmeye yönelik önemli adımlar atmaya devam edeceğiz.

Haber Ulaşım: Has Turizm yolcularına kusursuz hizmet vermek için hangi adımları izliyor, bize çalışmalarınızdan bahseder misiniz?GÜVENLİK VE KONFOR ÖNCELİK OLMALIKARA: Yolcularımız ile sürekli iletişim halinde bulunuyoruz. En önemlisi, anlık şikayet hattımız. Yolcu seyahat esnasında bile bize şikayetini bildirebiliyor ve o yolcumuz seyahatini tamamlamadan biz şikayetini çözüme kavuşturmuş oluyoruz. 24 saat hizmet vermekte olan bir çağrı merkezimiz var. Bizim için önemli olan ilkelerden birincisi güvenlik, ikincisi ise konfor. Güvenlik, iki farklı başlıkta incelenebilir: Şoför ve araç. Araç konusunda hiçbir sıkıntımız yok.

Filomuzun tamamı Mercedes-Benz marka araçlardan müteşekkil. Şoför konusu bizim için oldukça önemli. Personel alımı için oluşturduğumuz kurul ince eleyip sık dokuyor. Başvuru sahipleri öncelikle form dolduruyorlar, başvuru formlarını inceleyerek bir ön eleme gerçekleştiriyoruz. Eğer adayın tecrübesi yeterli ise mülakata davet ediyoruz. Şoför alımlarında çok daha hassas davranıyoruz, şoförlerin 1999 yılından günümüze kadar ehliyetine işlenmiş olan tüm trafik cezalarını sorguluyoruz, inceliyoruz. Belge itibarıyla kriterlerimizi karşılayan şoför adaylarını bir deneme sürüşüne çıkarıyoruz. Deneme sürüşünden gelen raporlar ışığında hareket ediyoruz.  Bu raporlardan bir tanesi dahi olumsuzsa başvuru yapan şoförümüz kesinlikle işe kabul edilmemektedir. Bununla da yetinmiyoruz, araç takip sistemleri, kamera takip sistemleri ile şoförlerimizi takip ediyoruz. İşimizi hiçbir şekilde şansa bırakmamak adına elimizden gelen her şeyi yapıyoruz.  Şoförlerimizin sürüş performansı ile ilgili verileri inceleyerek gerekli önlemleri ivedilikle alıyoruz. Yolcu taşımacılığı sektöründeki tüm aktörler için olduğu gibi Has Turizm için de öncelik yolcularımızı sağ salim, güven, konfor ve huzur içinde birbirine kavuşturmak, ulaşmak istedikleri noktalara taşımak. Bunu yaparken de büyük bir hassasiyet ve özen gösteriyoruz zira kimsenin başkalarının canı üzerinden kumar oynama lüksü olmamalı.

En ufak ihlali bulunan şoförlerimizi arıyoruz, eğitiyoruz, takip ederek olumsuz yönlerini törpülüyoruz, düzelme eğilimi göstermeyen şoförleri ise sistemden düşürüyoruz. Uyarı alan şoförlerimizle bizzat ben şahsen görüşüp gerekli uyarıları yapıyorum, şoförlerimiz gerekli uyarıyı almadan tekrar yola çıkamaz. Buraya geliyorlar en ince ayrıntısına kadar anlatıyorum. Birincisi kendi canınız, iki taşıdığınız insanların canı, onları bekleyenler, sizi bekleyenler, şirketimizin mazisi, geleceği, milli servet vs. Bütün bunları göz önüne alarak bu sorumluluk çerçevesinde hareket etmelisiniz diyoruz. Yüzde yüz verim alabiliyor musunuz der iseniz cevabım şimdilik hayır. Ama bu oranı maksimum seviyeye ulaştırmak için çalışıyoruz.  Sürüş güvenliği açısından çok önemli etkenlerden söz edebiliriz; ülke ekonomisinin durumu, pandemi, aile durumu, kişisel problemler, şirket içi uyum, çevre vs.  Dolayısıyla yolculuğun güvenliğini bu etkenlerden bağımsız değerlendirebilmemiz mümkün değil. Şirket yöneticileri olarak şoförlerimizin psikolojisini son derece önemsiyoruz. Bugüne kadar destek talebinde bulunan, izin kullanmak isteyen, herhangi bir konuda fikir isteyen hiçbir personelimizi geri çevirmemişizdir. Çünkü şoförün zihin rahatlığı yolcularımızın güven içerisinde seyahat etmesini sağlayabilir. Değinmek istediğim konulardan bir tanesi de konfor. Bunu iki başlık altında ele almak isterim. Birincisi otobüs, burada marka tercihimiz Mercedes, bundan yana hiçbir problemimiz yok. İkincisi şoför ve muavin. Bana göre en az konforlu araç kadar önemli iki unsur şoför ve muavindir. Yolcularımız, şirket sahiplerini, ortaklarını, merkez çalışanlarını görmez. Gördüğü insanlar şoför ve muavindir. Taşıdığımız insanlar bizleri onların davranışlarına göre değerlendirmektedir. Yalnız burada da çok enteresan bir çelişki var muavin konusunda, maalesef genç kardeşlerimiz bu mesleğe geçici bir gözle yaklaşmakta. Her birinin kafasında farklı düşünceler var, kimisi başka bir iş bulana kadar muavinlik yapıyor, bazıları askere gidene kadar, bir başka grup ise gezmek için bu mesleği seçiyor, kimisi de sadece harçlık peşinde. Bu anlamda muavinliği, sonrasında şoförlüğü meslek olarak düşünmeyen insanların bazısı bizim vitrinimiz. Kendilerini bu sektörde kalıcı görmedikleri için işi kaybetme kaygısı taşımıyor ve işe dört elle sarılmıyorlar. Bu bizim için de, tüm sektör için de büyük bir dezavantaj. Sırf bu yargı üzerinden tüm muavinleri değerlendirmek yetersiz olacaktır zira sektörde pırlanta değerinde gençlerin varlığı da bir gerçek. Geçmişte muavinlerimizin çoğu şoför olmayı hedefleyerek şirkette ve sektörde kalıcı olmaya çalışırdı, ideal olanı da bu aslında, şirket özelinde muavinlikten şoförlüğe geçiş yapan çalışanlarımızın sayısı azımsanamaz, Has Turizm’de üç kuşak boyunca çalışan personelimiz var ki bu bağlılık, sadakat ve aidiyeti beraberinde getiriyor, sonuçta emeklerimiz kader birliği ve başarı ile taçlanıyor.

Haber Ulaşım: Geçtiğimiz yıl tanıştığımız Covid19 pandemisini Has Turizm nasıl geçirdi? Süreci nasıl yönettiniz, kayıp ne ölçüde oldu?DEVLETTEN GEREKLİ DESTEĞİ ALAMADIKKARA: 60 yıllık geçmişi olan firmamız tarihinde ilk defa iki ay kontak kapattı.Bu bize işkence gibi geldi. Personellerimiz, araçlarımız, yazıhanelerimiz, otogarlar iki ay boyunca hizmet veremedi. O kadar hareketli bir sektörken, birden stop düğmesine basmak, çok acı verici idi. Ülkedeki yolcu hareketliliğinin baş aktörü bizim sektörümüz. Masraflarımız devam etti, gider kalemlerimiz durmadı. Hükümetimiz kısa çalışma ödeneği sağladı fakat ciddi bir yetersizlik söz konusu idi. Destekler yeterli değil idi. Çok daha farklı bir tutum sergilenebilirdi. Bizim sektörün sahipsiz olduğunu üzülerek söyleyebilirim. Haklarımızı talep edemiyoruz. Kontak kapattığımız süreçte de ciddi problemler yaşadık. Tekli koltuk uygulamasının baskın şeklinde uygulamaya sokulmuş olması ciddi mağduriyetler yarattı. Elinde bilet olan yolcular araçlardan indirilemeye çalışıldı, 1+1’e dönüş iile alakalı olarak bize belirli bir süre verilebilirdi. Ortada bir organizasyon eksikliği var. Bizler ciddi şekilde, kanunlara riayet ettik. İlgili bakanlıkların tüm genelgelerini hassasiyetle takip ettik ve kriterleri yerine getirdik. Salgın şartlarında görevimizi ifa ederken sadece kendi imkanlarımızı kullandık, bu da haliyle ekstra maliyetlere sebebiyet verdi, yolcularımızın sağlığını ilgilendiren adımları atarken zerre kadar duraksamadık zira misafirlerimizin sağlığını can güvenliği konusunda olduğu gibi her şeyin üstünde görürüz.

Haber Ulaşım: Bölgenizdeki rekabet ne durumda?40 YILLIK MANTIKSIZ REKABET SÜRÜYORKARA: Hizmet kalitesi ile ön plana çıkmak yerine sadece hesapsız fiyat kırmak olarak karşımıza çıkan anlamsız ve mantıksız bir rekabet 40 yıldır kaldığı yerden devam ediyor. Aynı kulvarda koşan şirketlerin arasındaki düzeyli rekabet tüm tarafların yararınadır, rekabet içindeki firmalar birbirini teşvik eder, geliştirir lakin genel yolcu sayısını artırmaz. Yolcu potansiyeli belli, sizin bilet ücretlerini artırmanız ya da azaltmanız, hizmet kalitenizi yükseltmeniz veya düşürmeniz ilinizdeki genel yolcu sayısı üzerinde bir etki yaratmıyor.  Türkiye geneli araçların doluluk oranına baktığınızda yıl bazında yaklaşık yüzde 30’luk bir rakam söz konusu. Yıllık sefer sayısına bakıldığında yüzde 70’lik bir kayıp var. 3 otobüs ile taşıyacağımız yolcuyu 10 otobüs ile taşıyoruz. Masrafı düşünebiliyor musunuz? Sektörün aktörleri oturup bir hesap yaparsa, rekabet ortamında değil de, uzlaşı içerisinde olurlar. Uzlaşıdan kastım şu, bir bakıyorsunuz aynı saatte, aynı güzergahta 5-10 ayrı firmanın otobüsü var. Bu otobüslerin tamamının dolma ihtimali sıfır. Halbuki oturulup konuşulur, biz sohbetlerimizde defalarca söyledik; elimizdeki ekmeğin büyük bir kısmını birbirimizin gözlerimizin içine bakarak alıp çöpe atıyoruz, yazık, günah, o kadar sermaye, milli servet ve alın teri ziyan oluyor. Örneğin Hatay’ın veya diğer şehirlerin yolcu potansiyeli ortada. Firmalar işlerin kesat olduğu dönemlerde iyi bir planlama yaparak, boş otobüs kaldırmanın önüne geçebilir dolayısıyla zararı önler, kazanç sağlar. Mevcut ekonomik şartlarda, işletme giderlerinin pik yaptığı bu dönemde bu hususlar sektörün geleceği adına önemsenmesi gereken salt bir gerçekliktir.

Haber Ulaşım: Son dönemlerde internet satışlarında ciddi artış var. Siz bu konuda hangi noktadasınız?ŞEHİRİÇİ YAZIHANELER KALKMALIDIRKARA: Üç koldan online bilet satışımız devam ediyor. Sanal ortamda tatmin edici rakamlara ulaştığımızı söyleyebilirim. Kendi web sitemiz mevcut, aynı zamanda iki tedarikçi firma üzerinden de satış yapmaktayız.Günümüzde zaman çok kıymetli, ayrıca salgın şartlarında minimum temas çok önemli. Doğal olarak da insanlar online alışverişe yöneliyor. İnanıyorum ki birkaç yıl içerisinde şehiriçi yazıhaneler tamamen kapanacak, biz bu konuda adım attık. Şehiriçi yazıhanelerinin tamamını kapattık. Bunların maliyeti çok yüksek idi. Bu maliyetleri bilet ücretlerine yansıtamaya kalkarsak rakamlar katlanır, ki bu durumdan herkesi olumsuz etkilenir.

Haber Ulaşım: Sektöre vermek istediğiniz bir mesaj var mı?SEKTÖRÜN EKSİĞİ SAĞLIKLI İLETİŞİM VE TEMSİLİYETKARA: En önemli konu yolcularımızın can güvenliği. Mevzuyu daha iyi irdelemek için üç ayrı pencereden bakabilmek lazım. Birincisi yolcu açısından; yolcu kaliteli hizmeti uygun rakamlara almak ister. İkincisi şöför; huzur içinde, tüm özlük haklarına sahip olarak çalışma ve ekmek kazanma arzusundadır.  Üçüncü olarak işveren penceresinden baktığımız zaman; evet, biz bu işi ekmeğimizi kazanmak için yapıyoruz ama bunu layıkıyla yapmak isteriz. Sağladığımız istihdam ve kattığımız artı değer ekstra memnuniyet sebebidir bizler için. Yolcularımızın can ve mal güvenliğini sağlarken konforu da düşünerek, misafirlerimizi bir noktadan diğerine sağ salim bir şekilde ulaştırmalıyız.  Bu üç bakış açısını en mantıklı şekilde birleştirebilen şirketler ayakta kalabilecektir. Bunun dışında rakip firmaların sahipleri, temsilcileri, birbirlerini dost olarak görebilmeli, oturup konuşabilmeli. Şunu görüyorum; kimi firmalar acımasızca rekabet içerisindeler ve bu rekabet esnasında ciddi oranda zarar ediyorlar. Sağlıklı iletişim kültürü çok önemli. Sektör temsilcilerinin daha sık bir araya gelmesi lazım, sektörün ayrıca sivil temsil desteğine ihtiyacı var. Bu alanda hizmet veren dernekler ve sivil örgütler söz konusu lakin sektör arzulanan bir noktaya taşınamamışsa bu sektörel örgütlerin de kendilerini sorgulaması gerekir. Sektör temsilcilerinin isteklerini, eksiklerini, sorunlarını ilgililerle görüştükten sonra doğru tespit ederek ve buna yönelik önerilerle öne çıkarak düzenleyici organlara ulaştırmalılar. Çarklar düzgün bir şekilde dönebilmeli, aksi bir durumda teker dönmez.

Has Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kara - Has Turizm Kurucusu M.Selim Kara - Haber Ulaşım Gazetesi Doğukan Aydın