Hava Durumu

#Türkiye

Ulaşım Sektörünün En İyi Temsilcisi - Haber Ulaşım - Türkiye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türkiye haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Girişimcilik ve Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi Tarafından Lojistik Zirvesi Gerçekleştirildi! Haber

Girişimcilik ve Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi Tarafından Lojistik Zirvesi Gerçekleştirildi!

AKÜ İbrahim Küçükkurt Konferans Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe; AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir, GİKAM Müdürü Prof. Dr. Fikret Yaman, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser, AFDAS Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Altınkaya, ATSO Meclis Üyesi ve TOBB Delegesi Bülent Saygı, il protokolü üyeleri, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katılım sağladı. Afyonkarahisar, Lojistik Açıdan Stratejik Bir Konumda Panelin moderatörlüğünü üstlenen AKÜ İİBF Uluslararası Ticaret ve Finansman Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Kemal Karayormuk, Afyonkarahisar’ın ulaşım ağları bakımından Türkiye’nin önemli kavşak noktalarından biri olduğunu belirtti. Karayormuk, kentin stratejik karayolu lojistik merkezleri arasında öne çıktığını vurgulayarak, Lojistik Zirvesi kapsamında yalnızca sektörel gelişmelerin değil; Türkiye’nin ve dünyanın mobilite vizyonunun, taşımacılığın geleceğinin, dijitalleşmenin sektöre etkilerinin ve insan kaynağının dönüşen rolünün de ele alınacağını ifade etti. Etkinliğin öğrenciler için sektörü yakından tanıma ve kariyer planlarını şekillendirme açısından önemli bir fırsat sunduğunu dile getirdi. “Kamil Koç, Ulaşım Kültürünün Güçlü Bir Parçası” FlixBus / Kamil Koç CEO’su Çağatay Kepek, Kamil Koç’un 1926 yılında başlayan kurumsal yolculuğunun 2026’da 100. yılına ulaşacağını belirterek, markanın Türkiye’de şehirlerarası ulaşım kültürünün oluşumunda önemli bir yere sahip olduğunu söyledi. Yaklaşık altı yıldır dünyanın önde gelen mobilite şirketlerinden Flix bünyesinde faaliyet gösterdiklerini ifade eden Kepek, Flix’in 47 ülkede geniş bir ulaşım ağına sahip olduğunu aktardı. Kepek, birleşme sürecinde Kamil Koç markasının korunmasının stratejik bir tercih olduğunu vurgulayarak, bu yaklaşımın markanın köklü geçmişine duyulan saygının bir göstergesi olduğunu dile getirdi. “IRU, Küresel Ölçekte Koordinasyon Sağlıyor” IRU Başkanlık Divanı ve IRU Denetleme Kurulu Üyesi Aslı Çalık, Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği’nin 100’den fazla ülkede faaliyet gösteren kuruluşları temsil eden küresel bir yapı olduğunu ifade etti. IRU’nun sektörel standartların geliştirilmesi ve uluslararası taşımacılığın kolaylaştırılması konusunda önemli bir rol üstlendiğini belirten Çalık, Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen TIR Sözleşmesi hakkında da bilgiler verdi. IRU’nun yalnızca eşya taşımacılığıyla sınırlı kalmadığını, yolcu taşımacılığı ve taksi örgütlerini de kapsayan geniş bir temsil gücüne sahip olduğunu vurguladı. “Her İşi Yapmak Zorunda Değiliz, Kaliteyi Önceliyoruz” AKER Otobüs İşletmesi A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Emre Ak, şirketin köklü geçmişine değinerek tarifesiz taşımacılık alanında faaliyet gösterdiklerini ifade etti. Sektörde yoğun bir rekabet yaşandığını belirten Ak, AKER olarak her talebi karşılamak yerine hizmet kalitesini ve operasyonel düzeni anlayan iş ortaklarıyla çalışmayı tercih ettiklerini söyledi. Acil ve yüksek kapasiteli operasyonları yönetebilme yetkinliklerinin kendilerini sektörde farklı bir noktaya taşıdığını da sözlerine ekledi. “Pembe Otobüs Projesiyle Toplumsal Farkındalık Oluşturuyoruz” BEST VAN Turizm Yönetim Kurulu Üyesi İrem Bayram, sektördeki kuşaklar arası müşteri beklentilerinin hizmet anlayışını doğrudan etkilediğini belirtti. Z kuşağının markalardan yalnızca güvenli ulaşım değil, çevresel duyarlılık ve toplumsal katkı da beklediğini vurgulayan Bayram, bu kapsamda hayata geçirilen “Pembe Otobüs” projesiyle meme kanserine dikkat çekmeyi amaçladıklarını ifade etti. “Ekonomik Hareketliliğin Temelinde Lojistik Var” Mezon Lojistik Genel Müdürü ve Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) geçmiş dönem Başkanı Tamer Dinçşahin, lojistiğin küresel ekonomide belirleyici bir rol üstlendiğini söyledi. Karayolu taşımacılığının 2024 yılında 39 milyar dolarlık hizmet ihracatı gerçekleştirdiğini belirten Dinçşahin, Türkiye’nin jeopolitik konumunun uluslararası ticarette önemli avantajlar sunduğunu ifade etti. Demiryolu ve liman bağlantılarının güçlendirilmesinin lojistik kapasite açısından kritik olduğuna da dikkat çekti.

Brisa ve İkra Lojistik’ten Güçlü İş Birliği Haber

Brisa ve İkra Lojistik’ten Güçlü İş Birliği

Brisa, filo müşterilerine sunduğu değer odaklı çözümlerini güçlendirmeye devam ediyor. Şirket, bayisi DoğanGü aracılığıyla, Türkiye’nin önde gelen çok modlu lojistik şirketlerinden İkra Lojistik A.Ş. ile kapsamlı bir iş birliği gerçekleştirdi. Bu anlaşma ile Brisa ve DoğanGü, İkra Lojistik’in operasyonel süreçlerinde verimlilik, sürdürülebilir ve maliyet etkin çözümler geliştirmesine imkân tanıyacak. Lojistik operasyonlarında kesintisiz hizmet ve güçlü altyapı 1992 yılında taşımacılık faaliyetlerine başlayan İkra Lojistik, büyük kısmı uluslararası operasyonlardan oluşan iş hacmiyle, 7 ülkede 10 ofis ve yaklaşık 500 kişilik uzman kadrosuyla hizmet veriyor. Karayolu, denizyolu, hava ve demiryolu taşımacılığı alanlarında entegre çözümler sunan şirket, yılda 35.000’in üzerinde taşıma operasyonu ve 1 milyon tonu aşan yük kapasitesi ile sektörün güçlü oyuncuları arasında yer alıyor. Bu yüksek hacimli operasyonlarda güvenilir bir çözüm ortağı olarak konumlanan Brisa, iş birliği kapsamında İkra Lojistik’in Adana ve İstanbul Orhanlı garajlarında kapsamlı hizmetler sunuyor. Orhanlı Garajı’nda Brisa tarafından kurulan Mobilfix altyapısı üzerinden kapsamlı servis desteği sağlanırken, Brisa çatısı altındaki DoğanGü ekibi tarafından görevlendirilen sabit lastik personeli ile operasyonel süreklilik güvence altına alınıyor. Dijital Filo Yönetimi ve Profleet ile Maksimum Verimlilik Brisa ve DoğanGü, İkra Lojistik’in L2 yetki belgeli ve ADR donanımlı araç filosuna yönelik Profleet lastik yönetimi hizmetlerini hayata geçirdi. İş birliği sürecinde İkra garajlarına ekipman desteği verilirken; yeni lastik temini, yol yardımı ve TMP+ dijital filo yönetimi çözümleri de aktif olarak devreye alındı. Bu entegre yaklaşım sayesinde İkra Lojistik, Brisa’nın lastik yönetimi çözümlerinden tam kapsamlı olarak yararlanan örnek filolardan biri haline geldi. Markalar arasında kurulan bu operasyonel sinerji, lojistik akışların verimliliğini artırırken hizmet kalitesini de en üst seviyeye taşıyor. Brisa ve DoğanGü iş ortaklığı, sağlanan yüksek hizmet kalitesi ve hızlı çözüm kabiliyetiyle İkra Lojistik nezdinde kalıcı bir iş birliğine dönüşmüş durumda. Bugün itibarıyla İkra Lojistik, Türkiye genelindeki tüm operasyonlarında Brisa’nın lastik, servis ve dijital filo yönetimi hizmetleriyle fark yaratmaya devam ediyor. İmza töreninde ”Brisa Stratejik Büyümeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cenk Koçdor şu değerlendirmeyi yaptı: İkra Lojistik gibi sektörde güçlü, uluslararası bir oyuncu ile güçlerimizi birleştirmekten büyük memnuniyet duyuyoruz. Bu iş birliği, Brisa’nın filolara sunduğu entegre hizmet yaklaşımının güçlü bir örneği. Profleet ve dijital filo yönetimi çözümlerimizle operasyonların daha verimli, daha kontrol edilebilir ve daha sürdürülebilir hale gelmesini sağlayacağız. Amacımız, müşterilerimizin günlük operasyonlarında gerçek ve ölçülebilir bir değer yaratma. ”Brisa Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Yakup Demir ise şunları söyledi: ”Bu iş birliği, Brisa’nın yalnızca ürün kalitesiyle değil, sahadaki güçlü bayi ve servis yapısıyla da müşterilerinin yanında olduğunun önemli bir göstergesi. DoğanGü’nün uzmanlığı, sahadaki etkinliği ve operasyonel çevikliği sayesinde İkra Lojistik’in tüm lastik ve servis süreçleri kesintisiz ve yüksek standartta yönetiliyor. Bayilerimiz, Brisa’nın müşteriye dokunduğu en kritik noktayı temsil ediyor; bu nedenle onların katkısı bu iş birliğinin başarısında kilit rol oynuyor.” Ikra Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Akın Konyar iş birliğini şu sözlerle değerlendirdi: “Operasyonlarımızın güvenilirliği ve sürekliliği bizim için kritik. Brisa ve DoğanGü iş ortaklığıyla filomuzda hem maliyet hem de operasyonel açıdan önemli kazanımlar elde ediyoruz. Dijital filo yönetimi ve yerinde servis çözümleri sayesinde süreçlerimizin kontrolü çok daha yüksek bir noktaya taşındı.” Brisa’nın çözüm ortağı DoğanGü'nün Genel Müdürü Taylan Avcıoğlu ise iş birliği için; “İkra Lojistik ile kurduğumuz bu iş birliği, DoğanGü olarak müşterilerimize sunduğumuz servis kalitesinin önemli bir göstergesi. Sabit personel desteğimiz, hızlı müdahale kabiliyetimiz ve Brisa’nın yüksek standartlarıyla filonun tüm lastik süreçlerini güvence altına alıyoruz. Bu güçlü birliktelikten büyük memnuniyet duyuyoruz.”

Türkiye’deki Taşımacılık Standartlarını Ukrayna’ya Taşıdık Haber

Türkiye’deki Taşımacılık Standartlarını Ukrayna’ya Taşıdık

İŞ DİSİPLİNİNİ KÜÇÜK YAŞLARDA ÖĞRENDİM 1973 yılında, Elazığ’da 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda doğdum. Çocukluk, ilkokul, ortaokul ve lise yıllarım Elazığ’da geçti. Üniversite eğitimime ise Malatya’da devam ettim. Küçük yaşlardan itibaren dedemin, ardından babamın işlettiği bakkalda çalışarak büyüdüm. O küçük dükkân benim ilk okulumdu; ticareti, müşteriyi, iş disiplinini orada öğrendim. Bugün geriye baktığımda, o yılların bana kazandırdığı ticari sezginin hayatımın en güçlü temeli olduğunu görüyorum. 1992 YILINDA UKRAYNA’YA MERHABA DEDİK 1992’de akrabalarımız Ukrayna’ya gitmişti. Biz de aslında turist olarak, “bir görelim” diyerek yola çıktık ama Ukrayna o dönem yeni bağımsızlığını kazanmış, henüz düzeni oturmamış, fırsatlarla dolu bir ülkedeydi. Bavul ticareti çok yaygındı; Ukraynalılar Türkiye’ye, özellikle Laleli’ye gelip alışveriş yapıyor, döndüklerinde pazar yerlerinde satıyorlardı. Mağazacılık kültürü tam gelişmemişti; çoğu dükkâna içeri girmek bile birkaç kapıdan geçmeyi gerektiriyordu. Biz de oraya gittiğimizde bu ticari akışın tam ortasında bulduk kendimizi. Yolcu taşımacılığı yaparak başladık. Fakat zamanla gümrük düzenlemeleri oturunca bavul ticareti zayıfladı ve bu iş modeli kendiliğinden sona erdi. Bu durum bizi yeni arayışlara itti. “Türkiye’de yıllardır yapılan şehirlerarası taşımacılık neden Ukrayna’da yapılmasın?” diye düşündük. Hem çevremiz vardı hem de Ukrayna’da bu alan bakirdi. Böylece şirketimizi 24 Aralık 1997’de kurduk. UKRAYNA İLE TÜRKİYE’DEKİ TAŞIMACILIK MODELİ ÇOK FARKLIYDI Ukrayna’daki sistem Türkiye’den çok farklıydı. Hatlar tamamen ihale ile veriliyordu. Güzergâh, kalkış saati, iniş saati hatta şehir içindeki duraklar bile devlet tarafından belirleniyordu. Çok uzun izin süreçleri, bürokrasi ve yoğun bir mücadele gerekiyordu ama biz adım adım ilerledik ve 14 Ocak 1999’da ilk ihalemizi kazandık. Ertesi gün, 15 Ocak’ta dondurucu bir kışa rağmen sadece bir yolcuyla ilk seferimizi başlattık. Benim için çok önemli bir başlangıçtı. “Bu enerjiyle hemen başlamalıyım” demiştim; o motivasyon gerçekten her şeyin önünü açtı. BİLET SİSTEMİNDEKİ ZORLUKLAR, YOLCUYA ULAŞMAMIZI ENGELLEDİ Saymakla bitmeyecek kadar engellerle karşılaştık. En büyük sorun bilet sistemi ve yolcuya ulaşmaktı. Otogarda kasiyerler isterse bilet satıyor, istemezse satmıyordu. Sizin yatırımlarınızın kaderi aslında bir kasiyerin inisiyatifine kalıyordu. Biz zaman zaman kendi araçlarımız için gidip kasadan bilet satın almak zorunda bile kaldık, çünkü koltuklarımızı garanti etmemiz gerekiyordu. Yolcu bulmak da kolay değildi. Ukrayna tren kültürü çok güçlü olduğu için insanlar otobüse mesafeliydi. Bir dönem çözüm olarak tren garına gidip otobüsü orada beklettik. İnsanlar otobüsün lüks oluşuna şaşırıyor, “Bu araç gerçekten bu şehre mi gidiyor?” diye soruyordu çünkü o zaman Ukrayna’daki araçların büyük kısmı eskiydi. Türkiye’deki standartları Ukrayna’ya taşıdık: Hostes, kravat-gömlekli personel, ikram, düzenli bakım, temizlik, kaliteli filo… Ancak bu da başlı başına bir mücadeleydi. Yolcu ikramı almıyordu; ücretli sandıkları için geri çeviriyorlarmış. Biz de ikramın bilet fiyatına dahil olduğunu anlatıp hizmeti görünür kıldık. SİSTEMİN İŞLEYİŞİNİ GÖSTERMEK İÇİN UKRAYNA’DAN TÜRKİYE’YE HEYET GETİRDİK Bilet satış sisteminin yanlış olduğunu anlatmak için çok uğraştık. Türkiye’de nasıl çalıştığını göstermek için Ukrayna’dan heyet getirdim. TOFED ile toplantılar yaptık. Sonunda bazı hatlarımızda kapasiteyi ikiye böldüler; yarısını otogar satıyor, yarısını biz satıyorduk. Bir diğer zorluk, araçların gittiği şehirde 12–15 saat yatmak zorunda oluşuydu. Biz “Merkezimiz Kiev, bakım altyapımız burada; araç geri dönmeli” dedik. Başta kabul etmediler ancak teknik nedenleri ve güvenlik gerekliliklerini anlatınca izin verildi. Bu Ukrayna’da bir ilkti ve ülke taşımacılığına da kalite standartları getirdi. OTOBÜSLERİMİZİN BAGAJI YETMEDİ, KARGO TAŞIMACILIĞINA BAŞLADIK Yolcular paket, zarf, eşya göndermeye başladı. Otobüslerin bagajı yetmedi, yoğunluk arttı. Bu işi düzenleyip listelemeye başladık. Ardından kamyon satın alıp resmi kargo taşımacılığına geçtik. Ülkede kargoculuğu yaygınlaştıran firmalardan biri olduk. Bir süre sonra operasyonlarımızın %70’i kargo, %30’u yolcu taşımacılığı haline geldi. 2015 yılında Türk Hava Yolları’nın Ukrayna kargo acenteliğini aldık ve hâlâ bu görevi sürdürüyoruz. FİYAT TARİFEMİZİ KENDİMİZ BELİRLEMEYE BAŞLADIK Bilet fiyatlarını ilk yıllarda tamamen bakanlık belirliyordu. Sağladığımız kaliteli hizmet nedeniyle bu fiyatların yatırım maliyetleriyle örtüşmediğini anlattık. Ekonomi Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı nezdinde yürüttüğümüz çalışmalar sonucunda özel izinle kendi kilometre bazlı fiyat tarifemizi belirleme hakkı aldık. Bu, sektörde önemli bir dönüm noktasıydı. SAVAŞIN BAŞLAMASIYLA ASIL KIRILMA NOKTASINI YAŞADIK 2014’teki Maidan olaylarında çok ağır bir darbe aldık. Donetsk’te kendi binamız vardı; bugün hâlâ erişemiyoruz. O bölgelerdeki tüm ofislerimizi kapatmak zorunda kaldık. 1250 çalışanımız vardı; bu süreçle birlikte ciddi şekilde küçülmek zorunda kaldık. 2022'de savaşın başlaması ise daha da büyük bir kırılma oldu… Savaş başladığında Ukrayna’daydım. Kimse gerçekten Rusya’nın böyle bir saldırı yapacağına inanmıyordu. İlk tahliyeleri biz gerçekleştirdik; Türk vatandaşlarını güvenli şekilde Türkiye’ye taşıdık. Seferberlik ilan edilince devlet araçlarımıza el koydu. Merkez ofisimiz polis merkezinin yanındaydı; güvenlik nedeniyle yollar kapatılınca tüm server ve altyapımız durdu. Kargo operasyonumuz mecburen kapandı ama bir çıkış yolu bulduk: Türkiye–Ukrayna arası yolcu taşımacılığına başladık. Yol 27–30 saat sürüyor. Sınırlarda bekleme olmazsa konforlu bir yolculuk oluyor; bekleme olursa süre uzuyor tabii. Bugün yaklaşık 150 personelle çalışmalarımız devam ediyor. Savaşın yoğun olduğu bölgelerde hatlarımız azalmış olsa da Ukrayna içinde hâlâ yaklaşık 20 hatta sefer yapıyoruz. DEVLET NİŞANI ALMAK BİZİM İÇİN BÜYÜK BİR GURUR Ben kendimi Ukrayna’da Türklerin, Türkiye’de ise Ukraynalıların fahri elçisi gibi görüyorum. Yıllardır iki ülke arasında köprü olan bir iş yapıyoruz. Savaş öncesi, savaş dönemi ve sonrasındaki katkılarımız nedeniyle Ukrayna Cumhurbaşkanı Sayın Volodimir Zelenski tarafından devlet nişanına layık görülmek bizim için büyük bir onur oldu. 29 Ekim’de büyükelçimiz kutlamalarda bunu dile getirerek bizi onurlandırdı. İstanbul’daki Ukrayna Fahri Konsolosu da aynı şekilde. Bu destekler bizim için çok kıymetli. TÜRKİYE’DE FİRMALARIMIZIN KENDİ İÇİNDE BİRLİK OLUŞTURMASI LAZIM! Taşımacılık sektörü hem Türkiye’de hem Ukrayna’da çok zor bir dönemden geçiyor. Türkiye’de maliyetler hızla yükseliyor. Firmaların kendi içinde birlik oluşturması gerekiyor. Aynı yöne 10 araç gitmesindense, 5 aracın dolu gidip kazanması daha mantıklıdır. Havayollarında olduğu gibi akılcı fiyat politikaları uygulanabilir ancak sektörün büyük kısmı günü kurtarmaya odaklı olunca sürdürülebilirlik zorlaşıyor. Biz ise umudumuzu kaybetmeden çalışıyoruz. Savaşın 2026’da sona ereceğine inanıyor ve buna göre hazırlıklarımızı sürdürüyoruz.

Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin Filosu Volkswagen Crafter ile Güçleniyor Haber

Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin Filosu Volkswagen Crafter ile Güçleniyor

Volkswagen Ticari Araç, 105 adet Crafter teslimatıyla bir kez daha gösterdi. Samsun’da düzenlenen teslim töreni kapsamında, 100 adet Crafter Ambulans, Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından Samsun İl Sağlık Müdürlüğü’ne teslim edilirken, 5 adet Crafter Hasta Nakil Aracı ise belediye tarafından kullanılmak üzere filoya dahil edildi. Samsun’da düzenlenen törene; Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Ticaret Eski Bakanı Mehmet Muş ve Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Eray Çınar katıldı. Volkswagen Ticari Araç markasını temsilen Satış Müdürü Harun Göktaş, Pazarlama Müdürü Ömer Madazlıoğlu teslim törenine katılırken, marka Filo Satış Yöneticisi Ali Bayer ile Doğuş Oto Filo ve Bağlantılı Araç Operasyonları Müdürü Volkan Ergün de marka pazarlama yöneticileri Gül Emel Saçbağlı ve Ece Şimşek ile beraber törende hazır bulundu. Ambulans Segmentinin Güçlü Oyuncusu: Crafter Volkswagen Crafter, yıllardır ambulans dönüşümlerinde Türkiye’nin en çok tercih edilen modellerinden biri olarak öne çıkıyor. Ekonomik işletme maliyetleri ve güçlü TDI motor seçenekleri sayesinde özellikle kamu kurumlarının yoğun talep gösterdiği bir model konumunda bulunuyor. “Güvenlik ve Dayanıklılık Standartlarını Taşıyan Araç Çözümleri Sunuyoruz.” Doğuş Otomotiv Volkswagen Ticari Araç Satış Müdürü Harun Göktaş, teslimata ilişkin yaptığı değerlendirmede; “Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin bu önemli yatırımı, Crafter’ın kamu hizmetlerinde yarattığı güveni ve yüksek performansını bir kez daha ortaya koyuyor. Türkiye’nin birçok ilinde, Sağlık Bakanlığı bünyesinde uzun yıllardır başarıyla görev yapan Crafter ambulanslarımız, bu alandaki tecrübemizin en somut göstergesi” ifadesini kullandı. “Crafter, kamu filolarının güvenilir tercihi olmaya devam ediyor.” Doğuş Otomotiv Volkswagen Ticari Araç Pazarlama Müdürü Ömer Madazlıoğlu ise yaptığı açıklamada; “Volkswagen Crafter, gerek üstyapı dönüşüm uyumluluğu gerekse sunduğu sürüş ve güvenlik teknolojisiyle Türkiye’de ambulans segmentinin en güçlü oyuncularından biri olmaya devam ediyor. Ülke genelinde kamu kurumlarıyla iş birliklerini sürdürerek yüksek kalite, güvenlik ve dayanıklılık standartlarını taşıyan ürün çözümleri sunmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu. Gerçekleştirilen teslimat ile Volkswagen Crafter güçlü teknolojisi ve dayanıklılığıyla Türkiye’nin acil sağlık hizmetlerinde en çok tercih edilen modellerden biri olma iddiasını korudu.

Mercedes-Benz Türk’ün Bayi Ağı ve Yetkili Servis Yeniden Yapılanma Süreci Koluman Ankara ile Tam Gaz Devam Ediyor Haber

Mercedes-Benz Türk’ün Bayi Ağı ve Yetkili Servis Yeniden Yapılanma Süreci Koluman Ankara ile Tam Gaz Devam Ediyor

Mercedes-Benz Türk, müşteri deneyimini güçlendirmeyi merkezine alan bayi ve yetkili servis ağı yeniden yapılanmasınıyeni yatırımlarla sürdürüyor. Bu kapsamda Koluman Ankara Tesisi görünüm açısında Daimler Truck’ın yeni global kurumsal kimlik dönüşümünü hayata geçirirken, aynı zamanda kamyon ve otobüs müşterilerinin ihtiyaçlarına göre yeniden tasarlandı. Gölbaşı’nda Ankara – Konya ana güzergahı üzerinde yer alan tesis; geniş servis alanı, modern mimarisi, operasyonel verimliliği artıran yapısı ve ağır ticari araç müşterilerinin beklentilerini merkeze alan planlamasıyla öne çıkıyor. Mercedes-Benz Türk Bayi Ağı ve İş Geliştirme Direktörü Can Balaban konuyla ilgili yaptığı açıklamada: “Mercedes-Benz Türk olarak bayi ağımızla birlikte 9.000’i aşkın çalışana istihdam sağlıyoruz. Satıştan, satış sonrası hizmetlere kadar her alanda daha da uzmanlaşmış, daha da hızlı hizmet ağı için büyük bir yatırım atağı içindeyiz. Yeniden yapılanma sürecimizyalnızca fiziki yenilemeden ibaret değil; hizmet süreçlerimizin, ekip yapılanmalarımızın ve müşteri temas noktalarımızın geleceğin ihtiyaçlarına göre yeniden tasarlanmasını kapsayan bütünsel bir yaklaşım. Kamyon ve otobüs müşterilerinin beklentileri oldukça net: hızlı hizmet, doğru teşhis, uzman ekip ve kesintisiz operasyon desteği. Koluman Ankara Tesisi, modern altyapısı ve ağır ticari araç odaklı hizmet modeliyle bu beklentilere yanıt verecek şekilde kurgulandı. Ankara’daki bu yatırımın, bölgedeki taşımacılık ekosistemine ve müşteri memnuniyetine önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz” dedi. Koluman Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Ticari Araçlar Direktörü Ali Türkay Saltık ise: “Koluman Holding 1965 yılında Ankara’da kuruldu. Bugün 60 yılda 2.000 çalışan, 20 lokasyon ile 5 ülkede hizmet veriyoruz. Mercedes-Benz Türk bayi ağında İstanbul, Ankara, Aksaray, Mersin ve Gaziantep olmak üzere 5 lokasyonda faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Müşterilerimize ulaşmanın, müşterilerimizin beklentilerini anlamanın her zamankinden daha değerli olduğu bir dönemdeyiz. Yeniden yapılanma süreci kamyon ve otobüs müşterilerimizin beklentilerine daha da fazla odaklanan bir hizmet modeli sunmamızı sağlıyor. Mercedes-Benz Türk’ün bayi ve yetkili servis ağında yeniden yapılanma vizyonu ile uyumlu şekilde tasarlanan Koluman Ankara bayimiz, 36 bin metrekarelik geniş alanı ve 6 bin metrekarelik kapalı bölümüyle müşterilerimize modern, fonksiyonel ve verimli bir yapı sunuyor. Ankara bayimiz yeniden yapılanma sürecimizin ilk tamamlanan lokasyonu olması açısından da bizim için çok özel. Bu süreçte hem mimari hem iç tasarım anlamında her detayı yeniden ele aldık ve tesisimizi Mercedes-Benz Türk standartlarında ağır ticari araç müşterilerimizin ihtiyaçlarına göre şekillendirdik. Koluman Holding olarak 60 yıla yakın süredir Mercedes-Benz Türk markasıyla yan yana büyüdük; bugün de yeniden yapılanma süreci ile birlikte müşterilerimize daha da güçlü bir deneyim sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Yeni mimari yapılanmasıyla hizmete başlayan Koluman Ankara, Mercedes-Benz Türk’ün Türkiye genelinde sürdürdüğü bayi ağı yeniden yapılanma sürecinin önemli bir parçasını oluşturuyor. Program kapsamında yenileme çalışmaları, yıl içinde Mersin, Gaziantep, İstanbul ve Aksaray’daki diğer Koluman bayi lokasyonlarında tamamlanarak devreye alınacak. Mercedes-Benz Türk, bu yatırımlarla birlikte ağır ticari araç segmentindeki hizmet ağını daha da güçlendirirken, müşterilerine her noktada aynı kaliteyi ve uzmanlığı sunma hedefini sürdürüyor.

İmsan Group'tan Mersin'e 5 Prestijli Ödül Birden! Haber

İmsan Group'tan Mersin'e 5 Prestijli Ödül Birden!

İmsan’a İstikrarlı Katılım Ödülü! 3 gün süren fuara sektörden birçok yerli ve yabancı öncü firması katılım sağladı. Avrasya Bölgesi’nin lojistikteki en büyük buluşması olan logitrans Fuarı’nın açılışında, İMSAN Group’a fuara uzun yıllardır istikrarlı bir şekilde katılım sağlamasından dolayı ödül plaketi verildi. Plaket, firma adına İMSAN Group Yönetim Kurulu Başkanı Kerem İmrak’a takdim edildi. Tepe Yönetici Ödülleri’nde 2 Ödül Birden! Öte yandan fuarın ilk günü Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) ve Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (IRU) iş birliğinde düzenlenen Tepe Yöneticisi ve Yılın Sürücüsü Ödülleri Töreni, sektör temsilcilerini bir araya getirdi. Etkinlikte hem Türkiye’nin küresel taşımacılık vizyonu hem de sürücü emeğinin uluslararası ticaretteki kritik rolü vurgulandı. Törende, İMSAN Group bünyesindeki firmalar ve yöneticiler de ödüllendirildi. Törende, ‘Tepe Yöneticisi Ödülü’ne İMS Lojistik Genel Müdürü Mustafa İmrak ile İMSAN Group Filo Yöneticisi Zilan İmrak layık görüldü. İmsan, Atlas Lojistik Ödülleri’nde 2 Ödülün Sahibi Oldu Fuarın ikinci gününde ise bu yıl 16’ncı kez düzenlenen Atlas Lojistik Ödülleri Töreni gerçekleştirildi, törende yılın en başarılı firmaları, öne çıkan profesyonelleri ve fark yaratan projeleri ödüllendirildi. 108 adayın 3 ana kategoride değerlendirildiği ve lojistik endüstrisine yarattıkları iş potansiyeli ile katkıda bulunan 5 ihracat şirketinin jüri tarafından “Lojistiğe Katkı” ödülüne layık görüldüğü yarışmada, toplam 26 ödül sahipleriyle buluştu. 16. Atlas Lojistik Ödülleri Töreni’nde Uluslararası Taşıma İşleri Organizatörleri (TİO) Ödülü İMS Lojistik’e verildi. Ödül, İMS Lojistik adına İMSAN Group Yurtdışı Satış Direktörü Serhat İmrak’a takdim edildi. En Beğenilen Depo Yöneticisi Ödülü’nün sahibi ise bu yıl İMS Lojistik Satış Pazarlama Uzmanı Melike Batur oldu.

Güler Nakliyat ve Lojistik’e 50 Adet Scania  Super Çekici Teslim Edildi Haber

Güler Nakliyat ve Lojistik’e 50 Adet Scania Super Çekici Teslim Edildi

Güler Nakliyat’a yeni araçları, Scania Tuzla Yetkili Satıcı ve Servisi’nde Scania Satış Müdürü Bayazıt Canbulat, Scania Tuzla Satış ve SSH Müdürü Volkan Kahya ve Erçal Otomotiv Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Erçal tarafından Güler Nakliyat’ın firma sahibi Naci Güler’e teslim edildi. “Operasyonel Verimliliğimizi En Üst Seviyeye Taşıyoruz” Sektörde 50. yılını kutlayan Naci Güler, lojistik hizmetlerinde müşteri memnuniyeti, verimlilik, sürdürülebilirlik ve doğaya saygıyı merkeze aldıklarını belirterek şunları söyledi; “Filomuzu güçlendirme stratejimiz kapsamında yaptığımız bu yatırım hem hizmet kalitemizi artıracak hem de operasyonel verimliliğimizi en üst seviyeye taşıyacak. Scania’nın özellikle Super serisindeki üstün yakıt performansı ve segmentindeki teknolojik üstünlükleri, tercihimizi yeniden Scania’dan yana kullanmamızı sağladı.” “Super, Lojistik Firmalarının Gücünü Artırıyor” Scania Satış Müdürü Bayazıt Canbulat ise “Yakıt verimliliği, dayanıklılığı ve düşük işletme maliyetlerini bir arada sunan Super çekicimiz, büyük lojistik firmalarımızın tercihi olmaya devam ediyor.” dedi. Canbulat, “Güler Nakliyat, Türkiye’nin dört bir yanına 24 saat kesintisiz nakliye hizmeti sunmaktadır. Bu nedenle 24 saat servis erişimi, filolarının tercihlerinde önemli bir kriter oldu. Scania’nın yaygın ve her an ulaşılabilir servis ağı firmaların araç alımlarında belirleyici bir rol oynamaktadır” şeklinde konuştu. Scania, yüksek teknolojiye sahip ürünleri ve müşteri odaklı hizmet anlayışıyla lojistik sektörüne değer katmaya devam ediyor.

TÜRSAB, Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nda Seyahat Acentalarımızın Yolcularını Karşılaması İçin “TÜRSAB Meeting Point” Projesini Hayata Geçirdi Haber

TÜRSAB, Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nda Seyahat Acentalarımızın Yolcularını Karşılaması İçin “TÜRSAB Meeting Point” Projesini Hayata Geçirdi

Seyahat acentaları uzun süredir yolcu karşılama konusunda Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yönlendirme eksikliği ve fiziksel alan yetersizliği gibi sorunlarla karşılaşırken TÜRSAB, karşılama operasyonlarını daha düzenli, güvenli ve profesyonel şekilde yürütebilmeleri amacıyla 2025 yılı Aralık ayında hizmete başlayacak bu pilot merkezi hayata geçirdi. Yeni yolcu karşılama alanı TÜRSAB Meeting Point’in açılışı, 20 Kasım 2025 Perşembe günü, TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, TÜRSAB Başkan Yardımcıları Davut Günaydın ile Hasan Eker, Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Akyıl, Yıldırım Taş, Kerem Serkan Çoban, Denetim Kurulu Başkanı Hakan Bayındır, Denetim Kurulu Üyesi Tülay Salihoğlu, Disiplin Kurulu Üyesi İbrahim Tanrıverdi, Başkan Başdanışmanı Soner Bacaksız, İstanbul Asya BTK Başkanı Murat Güleryüz, İstanbul Avrupa BTK Başkanı Servet İtik, İstanbul Fatih BTK Başkanı Gürkan Özcan, Karayolu Turizmi İhtisas Başkanı Cem Türkkan, TURSAV Genel Müdürü Çetin Gürcün, Bilgi Teknolojileri, Medya ve İletişim Grup Başkanı Mesut Kanat ve beraberindeki TÜRSAB heyetinin katılımıyla gerçekleştirildi. Yeni Karşılama Merkezi Konforu Artırıyor Gelen katı dış hatlar çıkış kapısı koridorunda konumlanan karşılama alanı toplam 240 metrekare büyüklüğe sahip olup; 140 m² kapalı, 100 m² açık bölümden oluşuyor. Seyahat acentaları ve yolcularının olumsuz hava şartlarından etkilenmeden beklemek zorunda kalmasını önleyerek hem yolcu deneyimini iyileştiriyor hem de Türkiye’nin turizm imajını güçlendiriyor. Bağlıkaya: Seyahat acentalarımızın yolcu karşılamada yaşadığı karmaşaya son veriyoruz Açılış konuşmasında TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya şu değerlendirmelerde bulundu: “Seyahat acentalarımızın yolcu karşılamalarında uzun süredir ciddi bir karmaşa yaşanıyordu. Seyahat acentalarımızın ve yolcularının olumsuz hava koşullarından korunabilecekleri bir kapalı alan bulunmuyordu. Bu yapısal sorunu çözmek amacıyla yeni bir karşılama merkezi oluşturduk. Hem kapalı hem açık alanlarıyla hizmet verecek bu tesisin üyelerimize hayırlı olmasını diliyorum. İş birlikleri için İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı yönetimine teşekkür ediyorum.” Ülke Turizminde Standart Yeniden Tanımlanıyor TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı, merkezin sektöre katkılarını şu sözlerle ifade etti: “Misafirlerimizin ülkemize attığı ilk adımda kurumsal güveni ve sıcaklığı hissettirerek Türkiye’nin turizm imajına önemli katkı sağlayacağız.” Başkan Bağlıkaya, karşılama alanının işleyiş prensiplerini aktararak sürecin dijital rezervasyon ve kayıt altyapısı ile koordineli bir şekilde yürütüleceğini belirtti. Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nda hayata geçirilen bu pilot uygulamanın yalnızca bir başlangıç olduğunu vurgulayan Bağlıkaya, ihtiyaç duyulan diğer havalimanlarında da TÜRSAB Meeting Point karşılama alanlarının açılmaya devam edeceğini ifade etti. Günaydın: Yoğunluğun yüksek olduğu tüm havalimanlarında hayata geçirmeyi planlıyoruz TÜRSAB Meeting Point hakkında değerlendirmelerde bulunan TÜRSAB Başkan Yardımcısı Davut Günaydın, fiziki yapısı ve hizmet kapasitesiyle öne çıkan bu merkezle birlikte üyelerimizin en önemli operasyonel sıkıntılarından birinin çözüldüğünü ifade ederek, “Transfer ve ulaşımdaki eksiklikleri gidermek için gece gündüz çalışıyoruz. Burayı pilot bölge olarak seçtik; İstanbul Havalimanı’nda, Dalaman’da ve turizm yoğunluğunun yüksek olduğu tüm havalimanlarında da hayata geçirmeyi planlıyoruz.” dedi., Eker: Misafirler için konforlu bir karşılama alanı oluşturduk TÜRSAB Başkan Yardımcısı Hasan Eker yeni karşılama alanını, “Üyelerimiz önceden bildirdikleri yolcularını bu alanda rahatça karşılayabilecek. Görevlilerimiz transfer araçlarını hemen bilgilendirecek ve araçlar arka park alanından misafirlerini alacak.” ifadeleriyle değerlendirdi. Türkkan: TÜRSAB Meeting Point turizm için önemli bir yatırım oldu Karayolu Taşımacılık Ulaştırma ve Araç Kiralama İhtisas Başkanı Cem Türkkan ise karşılama alanıyla ilgili, “Sabiha Gökçen Havalimanı'nda çok ciddi sıkıntılar yaşanıyordu. Misafirleriyle seyahat acentaları buluşamıyordu. Bu da hizmet kalitesini düşürüyordu. Sıkıntı yaşayan turistler, İstanbul turuna kötü anılarla başlıyordu. Bu alanın oluşturması gerçekten önemli bir yatırım oldu. Misafirin kolayca ulaşabileceği, seyahat acentası personeliyle kolayca buluşabileceği bir nokta burası.” Dijital Rezervasyon Sistemi ile Hızlı, Güvenilir ve Kontrollü Buluşma TÜRSAB Meeting Point karşılama alanı; Sabiha Gökçen Havalimanı’na gelen ve seyahat acentaları tarafından rezervasyonu yapılan misafirlerin, ilgili seyahat acentası görevlileriyle düzenli, konforlu ve sorunsuz bir şekilde buluşturulmasını sağlamak amacıyla oluşturuldu. Sistem, tamamen dijital bir altyapı üzerinden çalışacak olup tüm karşılama talepleri TKM (TÜRSAB Karşılama Merkezi) Sistemi aracılığıyla seyahat acentaları tarafından kayıt altına alınacak. Her rezervasyon için platform tarafından üretilen Rezervasyon QR Kodu, misafir–seyahat acentası buluşmasının doğrulanmasını ve takibini sağlayacak. Yetkilendirilmiş seyahat acentası temsilcileri, TKM Platform kullanıcısı olarak sisteme giriş yapacak ve misafir karşılama süreçlerini TÜRSAB Meeting Point görevlileriyle koordineli şekilde yönetecek. Bu yapı sayesinde karşılama operasyonlarının daha kontrollü, hızlı ve güvenli biçimde yürütülmesi hedefleniyor. Düzenli Bir Operasyon Noktası ve Güvenli Bir Buluşma Alanı TÜRSAB’ın, karşılama hizmeti sunan seyahat acentaları ile misafirlerini buluşturduğu kurumsal ve güvenli bir ortak alan olarak konumlanan merkez; seyahat acentaları için düzenli bir operasyon noktası, misafirler için konforlu, yönlendirmeli ve güvenli bir buluşma alanı, transfer ve ulaşım araçlarının akışını kolaylaştıran bir koordinasyon noktası olarak hizmet verecek ve turizmde ilk temas kalitesini yükselten önemli bir altyapı yatırımı niteliği taşıyacak.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.