,
Hava Durumu

#Yönetim

Ulaşım Sektörünün En İyi Temsilcisi - Haber Ulaşım - Yönetim haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yönetim haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Büyük İstanbul Otogarı’nda Hırsızlıklar Çığ Gibi Büyüyor Haber

Büyük İstanbul Otogarı’nda Hırsızlıklar Çığ Gibi Büyüyor

Film şirketlerinin karavanları, otoparkları doldurmuş durumda. Esnafa ise “Arabanı nereye bulursan bırak” deniyor. Durum öyle bir noktaya geldi ki artık sadece binek araçlar değil, otobüsler için de park edecek yer kalmadı ancak otogarın en büyük sıkıntısı park yeri değil: Hırsızlıklar. OTOBÜSLER SOYULUYOR, KAPTANLAR İSYANDA Kaptanlar araçlarını park ettikten sonra geri döndüklerinde otobüslerinin soyulduğunu görüyor. Gün geçmiyor ki bir otobüs hırsızlığı yaşanmasın. Kimi zaman otobüslerin bagajları açılıyor, kimi zaman araç içindeki değerli eşyalar çalınıyor. Üstelik tüm bu olaylar koskoca otogarın ortasında herkesin gözü önünde gerçekleşiyor. Sektör temsilcileri isyan ediyor: “Otobüsümüzü nereye park etsek güvende değil. Bu koskoca otogarda güvenlik kalmamış.” GÜVENLİK SADECE YÖNETİM KATINA En büyük sorun ise güvenlik zaafı. Otogarda yeterli sayıda güvenlik görevlisi bulunmuyor. Güpegündüz kavgalar çıkıyor, insanlar birbirine giriyor, trafik saatlerce kilitleniyor ama ortada tek bir güvenlik görevlisi bile yok. Olan birkaç güvenlik görevlisi ise yalnızca İBB yönetim katını korumakla meşgul. Esnafın, şoförlerin ve yolcuların yaşadığı sorunlara müdahale etmek gibi bir görev üstlenmiyorlar. Maaşlarını alıp köşelerinde oturuyorlar. OTOGAR “GEÇEN HANI”NA DÖNMÜŞ DURUMDA Bir zamanlar Türkiye’nin en büyük ulaşım merkezi olan Büyük İstanbul Otogarı, bugün “geçen hanı”na dönmüş durumda. Güvenlik yok, düzen yok, otopark yok. İBB yönetimi otogarı gelir kapısı olarak görürken, esnaf da kaptan da yolcu da sahipsiz bırakılıyor. Şimdi herkesin sorduğu tek bir soru var: Bu kadar büyük bir tesis, neden sahipsiz bırakılıyor? Otobüs hırsızlıklarının önüne kim geçecek? Esnafın ve yolcuların güvenliğini kim sağlayacak? Cevaplar belirsiz, ama yaşanan gerçek ortada: Otogar gün geçtikçe daha güvensiz, daha karanlık, daha başıboş bir hale geliyor.

Büyük İstanbul Otogarı Eski Günlerine Mi Dönüyor? Haber

Büyük İstanbul Otogarı Eski Günlerine Mi Dönüyor?

TRAFİK SORUNUNU “ÇÖZMEMEK” İÇİN ÖZEL ÇABA SARF EDİLİYOR Otogardaki en büyük problemlerden biri hâlâ trafik ancak bu sorun “çözülemiyor” değil, sanki özellikle “çözülmesin” diye kamu eliyle çaba sarf ediliyor. Günün en yoğun otobüs çıkış saatlerinde, otobüs gişelerinden aynı anda binek araçlar da çıkmaya çalışıyor. Bu karmaşanın temel sebebi ise yönetimin servis araçlarının kullandığı gişeleri tam da bu saatlerde kapatması. Abonman araçlarının giriş yaptığı gişeler açık olsa da belli bir saatten sonra çıkışlara kapatılıyor. Böylece bütün yük otobüs çıkış gişelerine binerek trafik sıkışıklığı katlanıyor. YÖNETİM KATINA ÇIKAN MERMERLER TERTEMİZ, PEKİ YA DİĞERLERİ… Otogarın ofis katları yıllar önceki o karanlık ve bakımsız günlere geri dönmüş durumda. Kule merdivenleri artık simsiyah; bir zamanlar pırıl pırıl olan mermerler aylarca temizlenmediği için adeta kir tabakasıyla kaplanmış. İlginçtir ki aynı mermerler yönetim katına çıkarken de var ama orada mermerler tertemiz. Esnafa ikinci sınıf muamelesi yapmak adeta rutin bir yönetim anlayışı haline gelmiş. Asansörler bozulduğunda aylarca onarımı bekleniyor. Her katta kameralar var ama çöpleri bırakanlara, katlara işeyenlere ya da ofisleri geceleri otel gibi kullananlara hiçbir işlem yapılmıyor. Gelen şikâyetler de dikkate alınmıyor. Kameralar yalnızca süs olarak takılmış gibi duruyor. NEREDE BU TEMİZLİK GÖREVLİLERİ! Çöpler zamanında toplanmıyor, esnaf ve yolcular sürekli pis kokulara mahkûm ediliyor. Nedense her salı ve çarşamba günü temizlik ekipleri ellerindeki süpürge ve kürekleri bırakıp öğlene kadar ortalıkta görünmüyor. Zaten personel sayısının yetersizliği herkesin bildiği bir gerçekken, bu “çalışmama” düzenine bir de kamu tarafından açıklama yapılmaması ekleniyor. Çöpler taşmış, pislik her yere yayılmış ama temizlik ekipleri ortada yok. Bu soruya İBB’nin yanıt vermesi gerekiyor: Neden iki gün boyunca öğleye kadar temizlik yapılmıyor? KULE KAPILARINA NEDEN KİLİT VURULUYOR? Otogar ofislerinde sigorta acenteleri, muhasebe büroları gibi 24 saat esasına göre çalışan iş yerleri bulunuyor. Buna rağmen İBB yönetimi, geceleri saat 23.00 ile sabah 07.00 arasında kule kapılarını dışarıdan kilitliyor. Bu uygulama “beceriksizlik ve basiretsizliği kilit vurmakla çözme” anlayışından öteye gitmiyor. Peki içeride kalan esnaf ya yangın çıksa ya da sağlık sorunu yaşasa bunun hesabını kim verecek? Ayrıca kapıları kilitlemek, ofisleri otel gibi kullananları da engelleyemedi. Hâlâ birçok kişi ofisleri yatakhane olarak kullanmaya devam ediyor. İBB yönetimi de bunu çok iyi biliyor ama görmezden geliyor. SORULAR YANIT BEKLİYOR Ortada net bir tablo var: Büyük İstanbul Otogarı, 2019’da verilen tüm sözlere rağmen bugün yeniden karanlık, pis, düzensiz ve sorunlarla boğuşan bir hale gelmiş durumda. Şimdi herkesin aklındaki sorular şunlar: İBB yönetimi bu çürümüş düzene neden göz yumuyor? Kameralar varken neden hiçbir işlem yapılmıyor? Temizlik personeli neden bazı günler görev yapmıyor? Kapılar neden kilitlenerek esnafın güvenliği riske atılıyor? En önemlisi, İBB kimi ya da kimleri koruyor, kimin baskısıyla sessiz kalıyor? Cevaplar belirsiz ama bir gerçek var: Otogar, yeniden eski günlerine dönüyor ve olan yine esnafa, şoföre ve yolcuya oluyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.