Hava Durumu

Bireysel Otobüsçü, Otobüs Firmalarının Bel Kemiğidir

“Otobüsçülük, bizim dede mesleğimiz” diyerek sözlerine başlayan Özkan Özkaymak, hem köklü bir geçmişin mirasını hem de modern taşımacılığın dinamiklerini bir arada taşıyan nadir isimlerden biri. Özkaymak Turizm Yönetim Kurulu Üyesi olarak sektöre yön veren Özkaymak, aile mesleğini bugünün ihtiyaçlarıyla harmanlayarak geleceğe güvenle taşımayı sürdürüyor. Bu söyleşimizde Özkan Bey’le hem sektörel yatırımları, filo planlamalarını ve personel sıkıntılarını hem de bireysel otobüsçülüğün önemini konuştuk. Kaptan yetiştirme süreçlerinden sektördeki eleman eksikliğine, Özkaymak Holding’in çok sektörlü yapısından geçmişin anılarına kadar uzanan dopdolu bir sohbet gerçekleştirdik. İşte sektörün geleceğine dair kararlı duruşu, gençlere yönelik eğitim projeleri bireysel otobüsçüye verdiği önemle dikkat çeken Özkan Özkaymak’ın gözünden hem geçmişe hem geleceğe uzanan keyifli röportajımız;

Haber Giriş Tarihi: 03.07.2025 13:16
Haber Güncellenme Tarihi: 03.07.2025 13:26
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.haberulasim.com/
Bireysel Otobüsçü, Otobüs Firmalarının Bel Kemiğidir

OTOBÜSÇÜLÜK BİZİM DEDE MESLEĞİMİZ
1974 yılında Konya’da doğdum. İlkokul, ortaokul ve liseyi Konya’da tamamladım. Üniversite eğitimimi Bilkent Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde aldım. Sonrasında bilgisayar destekli muhasebe eğitimi gördüm. İkinci üniversite olarak Selçuk Üniversitesi İşletme Bölümü'nü bitirdim. Ayrıca Selçuk Üniversitesi İktisat Bölümünde Yüksek Lisansımı tamamladım. Şu anda ise yavaş yavaş doktora hazırlıklarına başlamış durumdayım. Otobüsçülük, daha doğrusu nakliyecilik ve yolcu taşımacılığı bizim ailemizin dede mesleği. Dedem, 1930’lu yıllarda Atatürk’ün Konya ziyaretlerinde düzenlenen 13 programın 8’inde Atatürk’ü tren garından alarak valiliğe, belediyeye ya da gitmesi gereken diğer yerlere taşımış. O dönemin ulaşım aracı olan faytonlarla yapılan bu taşıma görevleri dedeme verilmiş.

BAYRAĞI İLERİ TAŞIMAYA DEVAM EDİYORUZ
Dedemin vefatından sonra Amcam ve Babam 1955-56 yıllarında Karoserciliğe başlamış. O dönemlerde hazır otobüs karoseri bulunmadığı için tamamen ahşap kasa imalatı yapılıyormuş. Karoserler, tıpkı teknelerde olduğu gibi birbirine geçmeli şekilde üretilip saç kısımları çivilerle sabitleniyormuş. Günümüzdeki gibi pres makineleri yokmuş. Amcam, saatlerce kütük üzerinde bombeleri el işçiliğiyle dövermiş. Yaptığı iş tam anlamıyla zanaatkârlık gerektiren bir üretim. Ürettikleri araçları Karayolları’na ve İl Özel İdaresi’ne ihale usulüyle teslim ediyorlarmış. Bir süre sonra bu araçlarla taşımacılığa da başlamışlar. İlk etapta Eskişehir üzerinden İstanbul’a seferler düzenlemişler. Zamanla bu iş disiplini ve prensip kazanarak büyümüş. İki araç dört olmuş, dört araç altı derken; Adana, İzmir ve Ankara hatları da hizmete açılmış. Amcam buradan Rahmet ve Minnetle yad ediyorum; teknolojiye oldukça açık ve vizyoner bir insandı. O dönem iki adet Mercedes 302 model otobüs satın almış. Hatları işleten firma yatırım yapamayınca “Gelin, firmayı siz devralın” teklifinde bulunmuşlar. Bunun üzerine o günün en büyük Firmalarından olan Oto Nakliyat Firmasını tamamen devralmışlar. İlk olarak Karatay Terminali’nden Nalçacı’daki Yeni otogara geçilmiş. 1970’li yıllarda ise Özkaymak markasıyla faaliyetlerine devam etmişler.

Ben ise çocukluğumdan itibaren otogardan hiç ayrılmazdım. Gece yarısı babam otogara giderdi, ben de pijamalarla koluna yapışır “Beni de götür” diye ısrar ederdim. Otobüslerin içine girer, direksiyona oturur, düğmeleriyle oynardım. O atmosferi solumak, motor sesini duymak, egzoz kokusunu almak bambaşka bir duyguydu. Bu tutkuyu sonradan kazanmazsınız; insanın içine çocukken yerleşir. O günlerden bugünlere geldik. Şimdi de bayrağı daha ileriye taşımaya devam ediyoruz.

ÖZKAYMAK HOLDİNG ÇATISI ALTINDA FARKLI SEKTÖRLERDE HİZMET VERİYORUZ
Şu anda 42 öz mal aracımız bulunuyor. Toplamda ise 85 araçlık bir filoya sahibiz.
Öz mal araçların yanı sıra bireysel yatırımcılarla çalışan araçlarımız da mevcut. 26 ilde ana arterlere hizmet verirken, 70’in üzerinde ilçeye bağlantı sağlıyoruz. Türkiye genelinde 300’ün üzerinde satış noktamız var.

Özkaymak Holding çatısı altında 13-14 farklı şirketimiz faaliyet gösteriyor. Bu şirketler; otomotivden turizme, taşımacılıktan sigortacılığa, medyadan akaryakıta kadar pek çok sektörde hizmet veriyor. Ağır sanayi alanında ise Konya ve Eskişehir’de bulunan Krom ve Manyezit maden sahalarımızda demir-çelik sektöründe kullanılan nitelikli tuğla ve harç üretimi gerçekleştiriyoruz. Toplamda yaklaşık 3.000 civarında çalışanımız bulunuyor.

BİREYSEL OTOBÜSÇÜ, OTOBÜS FİRMALARININ BEL KEMİĞİDİR
Artık Konya merkezli olarak açılabilecek güzergâh ve hatlar oldukça sınırlı.
Bu nedenle araç sayısını artırmak önemli bir fayda sağlamayacaktır. Biz burada, özellikle kış dönemlerinde bireysel yatırımcılarımızı korumak adına kendi araçlarımızı da devre dışı bırakıyoruz. “Bireysel Otobüsçümüz kazansın” anlayışını benimsiyoruz. Çünkü kışın yükünü bireysel yatırımcı çeksin, yazın ise sadece bizim araçlarımız çalışsın mantığı adil değil. Firma sahibi olduğumuz ve döner tekerimiz bulunduğu için bireyselcilerimizi kollamak zorundayız çünkü bireysel otobüsçü, bir otobüs firmasının bel kemiğidir. Omurgasız bir vücut nasıl ayakta duramazsa bu iş de bireyselciler olmadan yürümez.

BAYRAM DÖNEMİ BEKLEDİĞİMİZDEN İYİ GEÇTİ
Kısa bir süre önce filomuzu yenilemeye başladık. Eski araçları takas yöntemiyle elden çıkararak yeni modellerle değiştiriyoruz. 2025 yılında da bu yatırımlarımız devam edecek. Kurban Bayramı henüz yeni kapanmışken bu yılın bayram sürecini kısa tutulmuş olması açısından avantajlı buluyorum. Uzun süreli kalışlar yerine sefer aralarında boşluklar oluştu ve bu da işimize yaradı. Beklediğimizden daha iyi bir dönem geçirdik. Yaz sezonunun da aynı şekilde verimli geçeceğini düşünüyorum. Son üç yıldır, bayram dönemlerinde yayımlanan genelgeye istinaden D2 belgeli araçları çalıştırmadık. Buna rağmen doluluk oranlarımız %70-75 seviyelerine ulaştı; bazı noktalarda ise %80’e kadar çıktık.

Elbette geleceği kesin olarak öngörmek mümkün değil ancak şartlara göre hareket etmek zorundayız. Şu anda sefer düzenlediğimiz bir yere tren hattı bulunmuyor olabilir ancak yarın o bölgeye tren seferleri başlarsa biz de o hattı kapatıp farklı güzergâhlara yönelmek zorunda kalabiliriz.

KAPTAN VE ELEMAN EKSİKLİĞİNİ CİDDİ ŞEKİLDE HİSSEDİYORUZ
Otobüsçülük sektöründe yer hizmetlerinden banko personeline, vardiya amirinden şoföre kadar her kademede görev alacak nitelikli elemanlar yetiştirmeyi hedefliyorum.
Günümüzde üniversite mezunu pek çok genç iş bulmakta zorlanıyor. Peki neden bu sektörde çalışacak personeli üniversite mezunlarından yetiştirmeyelim? Sonuçta bir bölüm bitirmiş ve bu alana geldiğinde karşısında hazır bir iş bulacak. Bu hem sektörümüz için bir kazanım olur hem de gençler için istihdam kapısı açar ancak sektörde kaptan ve personel sıkıntısı oldukça büyük. Bu konuyu daha önce Ulaştırma Bakanlığı’na ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne sunduk; dosya ve sunum eşliğinde durumu detaylıca aktardık ancak her şeyi devletten beklemek de doğru değil. Eğer bu araçları biz çalıştırıyorsak onları kullanacak kaptanları da bizim yetiştirmemiz gerekiyor.

Selçuk Üniversitesi'nde tıpkı Afyon Kocatepe Üniversitesi Sultandağı Meslek Yüksekokulu’nda olduğu gibi, Karayolu Yolcu Taşımacılığı veya Lojistikle ilgili bir bölüm açılmasını istiyorum. Sektöre daha fazla ara eleman kazandırmak adına böyle bir düşüncemiz var.

ARTIK ŞOFÖRLER TEMELDEN YETİŞMİYOR
Eskiden 16-17 yaşlarında muavinliğe başlanırdı. İnsanların bir ideali olurdu: “3-5 yıl muavinlik yapacağım, iyi ustaların yanında yetişeceğim, şoför olacağım ve Özkaymak’tan emekli olacağım” ideali vardı. Artık bu ideal ne yazık ki kayboldu. Şoförler temelden yetişmiyor.

Günümüzde dışarıdan, şoförlüğe yatkın ve güvenilir referanslara sahip kişileri bulmaya çalışıyoruz. Referanssız kimseyi araç üzerine çıkarmıyoruz. Mal kaybını bir kenara bırakın, sonuçta aracın içinde 40’tan fazla insanın canı size ve markanıza emanet ediliyor. Bu ciddi bir vebal ve sorumluluk.

Referans aldıktan sonra adayları eski ve deneyimli kaptanlarımızın yanına veriyoruz. Yaklaşık 15 gün ile 1 ay arasında farklı rotalarda test ediyoruz. Gündüz, gece, her türlü hava ve yol koşulunda performanslarını izliyoruz. Ustalarımızdan “Bu olur” ya da “Bu bize uygun değil” gibi net bir geri bildirim alıyoruz ve kararı buna göre veriyoruz ancak bizim uyguladığımız bu standartlarla rakip firmaların standartları arasında ciddi farklar var. Sektörde herkesin belirli bir seviyeye gelmesi gerekiyor. Şartlar eşitlendiğinde, gerçekten bu işi yapabilenler ayakta kalır; yapamayanlar ise doğal olarak sektörden çekilmek zorunda kalır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.